Yapay Zeka Çağının Yeni Zirvesi: Nvidia, Dünyanın En Değerli Şirketi Unvanını Ele Geçirdi

Yapay Zeka Çağının Yeni Zirvesi: Nvidia, Dünyanın En Değerli Şirketi Unvanını Ele Geçirdi

Yazar: Emin Zeybek | 13 Ekim 2025 | Teknolojiden
Yapay Zeka Çağının Yeni Zirvesi: Nvidia, Dünyanın En Değerli Şirketi Unvanını Ele Geçirdi

Yapay Zeka Çağının Yeni Zirvesi: Nvidia, Dünyanın En Değerli Şirketi Unvanını Ele Geçirdi

Yapay zeka (YZ) devrimi, sadece teknoloji dünyasını değil, küresel ekonominin ve toplumun her köşesini dönüştüren bir güç olarak yükselirken, bu değişimin en parlak yıldızlarından biri de Nvidia oldu. Uzun yıllar boyunca oyun grafik kartlarıyla tanınan bu şirket, beklenmedik bir dönüşümle kendini YZ çağının merkezine yerleştirdi. 2024 yılı itibarıyla, Nvidia'nın piyasa değeri, Microsoft ve Apple gibi teknoloji devlerini geride bırakarak onu dünyanın en değerli şirketi unvanına taşıdı. Bu başarı, sadece bir şirketin finansal yükselişinden öte, YZ'nin modern ekonomideki merkeziyetini, donanımın yazılımla birleşmesinin gücünü ve geleceğin teknoloji paradigmalarını şekillendiren derin yapısal değişimleri gözler önüne seriyor. Nvidia'nın bu zirveye çıkışı, YZ donanım ve yazılım ekosistemindeki tartışmasız liderliğini pekiştirirken, aynı zamanda küresel rekabetin, inovasyonun ve stratejik konumlandırmanın önemini bir kez daha ortaya koyuyor.

Nvidia'nın Yükselişi: Bir Dönüşüm Hikayesi

Nvidia'nın dünyanın en değerli şirketi olma yolculuğu, uzun bir vizyonerlik, stratejik pivotlar ve sürekli inovasyon hikayesidir. Şirket, 1993 yılında kurulduğunda ana hedefi, bilgisayar oyunları için yüksek performanslı grafik işlemcileri (GPU'lar) geliştirmekti. Bu alandaki başarısı tartışılmazdı, ancak şirketin gerçek potansiyeli, GPU'ların sadece görüntü işlemekten çok daha fazlasını yapabileceği keşfedildiğinde ortaya çıktı.

Oyun Grafikleriden Veri Merkezlerine: GPU'nun Evrimi

GPU'lar, doğaları gereği, binlerce küçük hesaplamayı aynı anda paralel olarak yapabilen mimarilere sahiptir. Oyunlar için her pikselin rengini ve konumunu aynı anda hesaplama ihtiyacı, bu paralel işlem gücünü zorunlu kılıyordu. Ancak 2000'li yılların ortalarında, bilim insanları ve araştırmacılar, GPU'ların bu paralel işlem yeteneğinin, geleneksel merkezi işlem birimlerinin (CPU'lar) aksine, karmaşık bilimsel hesaplamalar ve veri analizi için de muazzam bir potansiyel sunduğunu fark etti. Bu keşif, özellikle büyük veri kümeleri üzerinde tekrarlayan ve yoğun hesaplama gerektiren makine öğrenimi algoritmaları için bir dönüm noktası oldu.

Nvidia, bu potansiyeli erkenden görerek, 2007 yılında ilk genel amaçlı grafik işlemcisi (GPGPU) olan Tesla serisini piyasaya sürdü. Bu, GPU'ların sadece oyun makinelerinde değil, süper bilgisayarlarda ve araştırma laboratuvarlarında da kullanılmasının önünü açtı. Ancak donanımın tek başına yeterli olmadığını biliyordu; bu güçlü işlemcileri programlamayı kolaylaştıracak bir yazılım platformuna ihtiyaç vardı.

CUDA: Yazılımın Gücü ve Ekosistem Kilidi

Nvidia'nın YZ devrimindeki en kritik adımlarından biri, 2006 yılında piyasaya sürdüğü CUDA (Compute Unified Device Architecture) platformuydu. CUDA, geliştiricilerin GPU'ları genel amaçlı paralel işlemciler olarak kullanmalarını sağlayan bir programlama modeli, API'ler ve araç setlerinden oluşan kapsamlı bir ekosistemdir. Bu platform, donanım ile yazılım arasında köprü kurarak, bilim insanlarının ve mühendislerin GPU'ların ham işlem gücünü YZ modellerini eğitmek ve çalıştırmak için verimli bir şekilde kullanmalarına olanak tanıdı.

CUDA'nın başarısı, sadece teknik üstünlüğünden kaynaklanmıyor; aynı zamanda stratejik bir ekosistem kilidi oluşturmasıyla da ilgilidir. Yıllar içinde, binlerce araştırmacı, yazılımcı ve şirket, makine öğrenimi ve derin öğrenme modellerini CUDA üzerinde geliştirdi ve optimize etti. TensorFlow, PyTorch gibi önde gelen YZ çerçeveleri, başlangıçtan itibaren CUDA desteğiyle inşa edildi. Bu, Nvidia için devasa bir rekabet avantajı yarattı. Başka bir donanım platformuna geçmek isteyen bir geliştiricinin, mevcut kod tabanını baştan yazması veya önemli ölçüde yeniden uyarlaması gerektiği anlamına geliyordu ki bu da yüksek bir geçiş maliyeti demekti. Bu durum, Nvidia'nın donanım satışlarını sürdürmesini sağlamanın yanı sıra, rakiplerinin pazara girişini de önemli ölçüde zorlaştırdı.

Yapay Zeka Devriminin Merkezi: Nvidia'nın Vazgeçilmez Rolü

Nvidia'nın YZ çağındaki yükselişi, GPU'ların derin öğrenme için vazgeçilmez hale gelmesiyle doruk noktasına ulaştı. 2012'de AlexNet'in ImageNet yarışmasını GPU'lar kullanarak kazanması, derin öğrenmenin potansiyelini tüm dünyaya gösterdi ve YZ'nin altın çağını başlattı. O günden bu yana, Nvidia donanım ve yazılımını YZ'nin her alanında temel bir yapı taşı haline getirdi.

Donanımın Ötesinde: AI Yazılım Yığını ve Platform Yaklaşımı

Nvidia'nın değeri sadece silikon çiplerinden gelmiyor; aynı zamanda bu çipleri en verimli şekilde kullanmayı sağlayan kapsamlı yazılım yığınından ve platform yaklaşımından kaynaklanıyor. Şirket, CUDA'nın ötesinde, YZ geliştiricileri için kritik öneme sahip birçok yazılım kütüphanesi, SDK ve framework sunuyor.

cuDNN (CUDA Deep Neural Network library): Derin öğrenme operasyonlarını optimize eden temel bir kütüphane.
TensorRT: YZ çıkarımını (inference) hızlandıran bir optimizasyon motoru.
Nvidia AI Enterprise: Kurumsal düzeyde YZ uygulamaları için uçtan uca yazılım platformu.
Omniverse: Dijital ikizler ve endüstriyel meta veri tabanı oluşturmak için kullanılan bir platform.

Bu yazılım yığını, YZ modellerinin geliştirilmesinden dağıtımına kadar tüm süreci kapsıyor ve geliştiricilerin daha hızlı, daha verimli ve daha ölçeklenebilir YZ çözümleri oluşturmasına olanak tanıyor. Nvidia, sadece donanım satıcısı olmaktan çıkarak, YZ ekosisteminin temel bir mimarı ve destekçisi konumuna gelmiştir.

H100 ve Blackwell: AI Çağının Altın Standardı

Nvidia'nın donanım inovasyonları da şirketin liderliğini pekiştirmede kilit rol oynadı. A100 GPU (2020) ve ardından H100 GPU (2022), YZ modellerinin eğitimi ve çıkarımı için sektör standardı haline geldi. Özellikle H100, Hopper mimarisiyle, trilyonlarca parametreye sahip büyük dil modellerini eğitmek için gereken muazzam hesaplama gücünü sağladı. Transformer Engine gibi yeniliklerle, YZ model performansını önemli ölçüde artırırken güç tüketimini optimize etti. Bu çipler, YZ model geliştirme süreçlerini hızlandırarak, şirketlerin daha karmaşık ve yetenekli YZ sistemleri oluşturmasına olanak tanıdı.

2024 yılında tanıtılan Blackwell platformu (B100 GPU ve GB200 süperçip) ise H100'ün başarısını daha da ileriye taşıma sözü veriyor. Blackwell, YZ eğitiminde ve çıkarımında önceki nesillere göre katlanarak artan performans sunarak, bir sonraki nesil YZ modellerinin (örneğin, daha büyük ve daha yetenekli genel yapay zeka - AGI - modelleri) geliştirilmesi için zemin hazırlıyor. Nvidia, yol haritasında sadece donanım değil, aynı zamanda bu yeni donanımla uyumlu yazılım ve sistem entegrasyonlarını da içeren bütünsel bir yaklaşım sergiliyor.

Rekabet Ortamı ve Nvidia'nın Avantajları

Nvidia'nın pazar liderliği, rekabetin olmadığı anlamına gelmiyor. Intel ve AMD gibi köklü çip üreticileri, YZ pazarında Nvidia'ya meydan okumaya çalışıyor. AMD, Instinct serisi GPU'larıyla ve ROCm yazılım platformuyla alternatif sunmaya çalışırken, Intel de Gaudi ve Falcon Shores gibi YZ çipleri geliştiriyor. Ayrıca, Google (TPU), Amazon (Inferentia/Trainium) ve Microsoft (Maia) gibi bulut devleri de kendi özel YZ çiplerini tasarlayarak kendi altyapıları için optimize edilmiş çözümler üretiyor.

Ancak Nvidia, birkaç temel avantaj sayesinde liderliğini koruyor:

Ekosistem Üstünlüğü (CUDA): Yukarıda bahsedildiği gibi, CUDA ekosistemi, geliştiricilerin büyük bir kısmının Nvidia'ya bağlı kalmasını sağlıyor.
Performans Liderliği: Nvidia, genellikle en yeni ve en güçlü YZ çiplerini piyasaya sürmede bir adım önde olmayı başarıyor.
Kapsamlı Platform: Nvidia, sadece çip değil, aynı zamanda sunucu tasarımları (HGX), ağ çözümleri (InfiniBand, Spectrum-X) ve kapsamlı yazılım yığını sunarak uçtan uca bir YZ platformu sağlıyor.
Ar-Ge Yatırımları: Şirket, sürekli olarak milyarlarca doları Ar-Ge'ye yatırarak inovasyon hızını yüksek tutuyor.

Bu avantajlar, Nvidia'nın YZ donanım pazarındaki %80'in üzerindeki payını korumasını ve hatta artırmasını sağlıyor.

Değerlemedeki Sıçrama ve Pazar Dinamikleri

Nvidia'nın piyasa değerindeki muazzam artış, şirketin finansal gücünü ve yatırımcıların YZ geleceğine olan inancını yansıtıyor. Kısa bir süre içinde trilyon dolarlık değere ulaşan ve ardından Microsoft ile Apple'ı geride bırakan bu yükseliş, benzersiz pazar dinamiklerinin bir sonucudur.

Talep ve Arz Dengesi: Kıtlık ve Fiyatlandırma Gücü

Yapay zeka devriminin hızlanması, özellikle üretken YZ'nin (ChatGPT gibi büyük dil modelleri) ortaya çıkışıyla birlikte, Nvidia'nın yüksek performanslı GPU'larına olan talebi patlattı. Şirket, H100 ve A100 gibi çiplerde benzeri görülmemiş bir taleple karşılaştı. Bu çipler, YZ modellerini eğitmek ve çalıştırmak için hayati öneme sahip olduğundan, talebin arzı aşması, Nvidia'ya önemli bir fiyatlandırma gücü sağladı.

Veri merkezi operatörleri, bulut hizmet sağlayıcıları ve büyük teknoloji şirketleri, YZ rekabetinde geride kalmamak için bu çipler için yüksek fiyatlar ödemeye istekliydi. Bu durum, Nvidia'nın gelirlerini ve kar marjlarını önemli ölçüde artırdı. Şirketin üretim kapasitesini artırma çabaları, Tayvan Yarı İletken Üretim Şirketi (TSMC) gibi iş ortaklarının da yoğun çabalarıyla devam etse de, uzun vadeli ve sürekli yüksek talep, fiyatların ve dolayısıyla karlılığın yüksek kalmasını sağladı. Bu "kıtlık ekonomisi", Nvidia'nın finansal başarısının temel direklerinden biri oldu.

Yatırımcı Güveni ve Gelecek Beklentileri

Nvidia'nın hisse senedi performansı, sadece mevcut finansal sonuçlarından değil, aynı zamanda yatırımcıların YZ'nin geleceği ve Nvidia'nın bu gelecekteki merkezi rolü hakkındaki derin güveninden de besleniyor. Yatırımcılar, Nvidia'yı sadece bir çip üreticisi olarak değil, YZ'nin temel altyapısını sağlayan bir platform şirketi olarak görüyor. Bu bakış açısı, şirketin uzun vadeli büyüme potansiyeline yönelik iyimserliği artırıyor.

Nvidia'nın sadece mevcut YZ modellerine değil, aynı zamanda otonom sürüş, robotik, dijital ikizler ve yeni nesil veri merkezleri gibi gelecekteki teknoloji trendlerine yönelik güçlü yol haritası da yatırımcıları cezbetmektedir. Şirketin CEO'su Jensen Huang'ın vizyoner liderliği ve pazarın erken aşamalarında kritik yatırımlar yapma yeteneği, yatırımcıların güvenini pekiştiriyor. Yapay zekanın henüz başlangıç aşamasında olduğu ve büyüme potansiyelinin sınırsız olduğu inancı, Nvidia'nın değerlemesini zirveye taşıyan ana etkenlerden biridir.

Geleceğe Yönelik Bakış: Yeni Alanlar ve Potansiyel Riskler

Nvidia'nın zirvedeki yerini korumak ve gelecekteki büyümesini sürdürmek için sürekli inovasyona ve stratejik genişlemeye ihtiyacı var. Şirket, YZ'nin yeni alanlarına yatırım yaparken, aynı zamanda karşı karşıya olduğu potansiyel riskleri de yönetmek zorunda.

Otonom Sürüş, Robotik ve Dijital İkizler

Nvidia, YZ çiplerini ve yazılım platformlarını sadece bulut veri merkezleriyle sınırlı tutmuyor. Şirket, YZ'nin fiziksel dünyayı etkileyeceği alanlara da güçlü yatırımlar yapıyor:

Otonom Sürüş (Nvidia Drive): Nvidia, otomotiv endüstrisi için otonom sürüş platformları ve çipler geliştiriyor. Bu platformlar, araçların sensör verilerini işlemesine, çevreyi anlamasına ve güvenli sürüş kararları almasına olanak tanıyor. Birçok önde gelen otomobil üreticisi, otonom sürüş çözümlerinde Nvidia teknolojisine güveniyor.
Robotik (Nvidia Isaac): Geleceğin fabrikalarında, depolarda ve hatta evlerde robotların yaygınlaşması bekleniyor. Nvidia, Isaac platformu ile robotların eğitilmesi, simülasyonu ve dağıtımı için uçtan uca çözümler sunuyor. YZ destekli robotlar, üretim verimliliğini artırabilir ve birçok endüstride devrim yaratabilir.
Dijital İkizler ve Endüstriyel Metaverse (Nvidia Omniverse): Omniverse, fiziksel dünyadaki varlıkların (fabrikalar, binalar, şehirler) dijital ikizlerini oluşturmak için bir platformdur. Bu dijital ikizler üzerinde simülasyonlar yapmak, tasarımları test etmek ve operasyonları optimize etmek mümkündür. Endüstriyel meta veri tabanı olarak adlandırılan bu konsept, üretim, lojistik, inşaat ve şehir planlama gibi birçok alanda verimlilik ve inovasyon potansiyeli sunuyor.

Bu alanlar, Nvidia için sadece yeni gelir akışları sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda YZ'nin fiziksel dünya ile daha fazla entegre olmasında kritik bir rol oynayacaktır.

Jeopolitik Gerilimler ve Tedarik Zinciri Kırılganlıkları

Nvidia'nın gelecekteki büyümesinin önündeki en önemli potansiyel risklerden biri, jeopolitik gerilimler ve tedarik zinciri kırılganlıklarıdır. Özellikle ABD-Çin arasındaki teknoloji savaşı, Nvidia'nın Çin pazarına yönelik ihracatını sınırlayan kısıtlamalara yol açtı. Çin, YZ'ye büyük yatırımlar yapan önemli bir pazar olduğundan, bu kısıtlamalar Nvidia'nın gelirlerini etkileyebilir. Ayrıca, Çin'in kendi yerli YZ çip endüstrisini geliştirme çabaları da uzun vadede rekabeti artırabilir.

Tedarik zinciri açısından bakıldığında, Nvidia çiplerinin büyük bir kısmı TSMC tarafından üretiliyor. Tayvan'ın jeopolitik konumu ve küresel tedarik zincirlerinin karmaşıklığı, olası kesintilere karşı bir risk oluşturuyor. Herhangi bir üretim aksaklığı veya coğrafi kriz, Nvidia'nın çip teslimatlarını ve dolayısıyla gelirlerini olumsuz etkileyebilir.

Gelişen Rekabet ve Alternatif Çip Mimarileri

Yukarıda bahsedilen rakiplerin yanı sıra, yeni nesil YZ mimarileri ve farklı hesaplama paradigmaları da Nvidia için potansiyel bir tehdit oluşturabilir. Kuantum hesaplama henüz erken aşamalarda olsa da, gelecekte belirli YZ görevlerinde potansiyel olarak üstün performans sunabilir. Ayrıca, donanım optimizasyonları ve yeni çip tasarımları sayesinde enerji verimliliği ve maliyet konusunda önemli avantajlar sunan yeni nesil YZ hızlandırıcıları da ortaya çıkabilir. Eğer rakipler, CUDA ekosisteminin yarattığı kilidi aşacak kadar güçlü bir yazılım platformu ve performans sunabilirse, Nvidia'nın pazar payı baskı altına girebilir.

Sonuç: Bir Teknoloji Devinin Mirası ve Gelecek Vizyonu

Nvidia'nın dünyanın en değerli şirketi unvanını ele geçirmesi, YZ çağının getirdiği dönüşümün en çarpıcı göstergelerinden biridir. Şirketin oyun grafikleri alanındaki başlangıcından, YZ'nin temel altyapı sağlayıcısı rolüne evrilmesi, vizyoner liderliğin, stratejik pivotların ve sürekli inovasyonun bir ürünüdür. CUDA yazılım platformuyla oluşturduğu ekosistem avantajı, yüksek performanslı GPU'ları ve kapsamlı yazılım yığını, onu YZ devriminin merkezine yerleştirmiştir.

Ancak bu zirveye ulaşmak, Nvidia'nın önündeki zorlukların bittiği anlamına gelmiyor. Şirketin jeopolitik riskleri, tedarik zinciri kırılganlıklarını ve yoğunlaşan rekabeti yönetirken, aynı zamanda otonom sürüş, robotik ve dijital ikizler gibi yeni büyüme alanlarına yatırım yapmaya devam etmesi gerekecek. Nvidia'nın başarısı, sadece bir şirketin finansal zaferi değil, aynı zamanda YZ'nin modern dünyayı nasıl şekillendirdiğinin ve gelecekteki teknolojik gelişmelerde donanım ile yazılımın entegrasyonunun ne kadar kritik olduğunun da bir kanıtıdır. Yapay zeka çağı hız kesmeden ilerlerken, Nvidia'nın bu devrimin seyrini belirlemede anahtar bir rol oynamaya devam edeceği şüphesizdir.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

1. Nvidia'nın dünyanın en değerli şirketi olmasının temel nedeni nedir?

Nvidia'nın dünyanın en değerli şirketi olmasının temel nedeni, yapay zeka (YZ) devrimindeki merkezi rolüdür. Şirketin yüksek performanslı grafik işlem birimleri (GPU'lar) ve özellikle CUDA adlı yazılım platformu, YZ modellerini eğitmek ve çalıştırmak için vazgeçilmez hale gelmiştir. Üretken YZ'nin yükselişiyle birlikte YZ donanımına olan talepte yaşanan patlama, Nvidia'nın gelirlerini ve kârlılığını rekor seviyelere taşıyarak piyasa değerini hızla artırmıştır.

2. CUDA platformu Nvidia için neden bu kadar önemli?

CUDA (Compute Unified Device Architecture), Nvidia'nın 2006'da piyasaya sürdüğü bir paralel hesaplama platformudur. Geliştiricilerin GPU'ları genel amaçlı işlemciler olarak kullanmalarını sağlayan bu platform, YZ ekosisteminde devasa bir üstünlük yaratmıştır. TensorFlow ve PyTorch gibi önde gelen YZ çerçevelerinin CUDA'yı desteklemesi, binlerce araştırmacının ve mühendisin bu platforma yatırım yapmasına yol açmıştır. Bu durum, Nvidia için önemli bir "ekosistem kilidi" oluşturarak rakiplerin pazara girişini zorlaştırmış ve şirketin donanım satışlarını garanti altına almıştır.

3. Nvidia'nın YZ pazarındaki başlıca rakipleri kimlerdir ve Nvidia'ya neden yetişemiyorlar?

Nvidia'nın YZ pazarındaki başlıca rakipleri arasında AMD (Instinct serisi GPU'lar ve ROCm yazılımı), Intel (Gaudi ve Falcon Shores YZ çipler) ve bulut devlerinin kendi özel YZ çiplerini (Google TPU, Amazon Inferentia/Trainium, Microsoft Maia) sayabiliriz. Bu rakiplerin Nvidia'ya yetişememesinin temel nedenleri, Nvidia'nın eşsiz CUDA ekosistemi, sürekli performans liderliği, uçtan uca YZ platformu sunması (donanım, yazılım, ağ) ve YZ alanındaki uzun vadeli Ar-Ge yatırımlarıdır.

4. Nvidia'nın gelecekteki büyüme alanları nelerdir?

Nvidia, gelecekteki büyümesini sağlamak için YZ'nin yeni ve gelişmekte olan alanlarına odaklanmaktadır. Bu alanlar arasında otonom sürüş (Nvidia Drive platformu), robotik (Nvidia Isaac platformu) ve dijital ikizler ile endüstriyel meta veri tabanı (Nvidia Omniverse platformu) yer almaktadır. Bu teknolojiler, YZ'yi sadece bulut bilişimle sınırlı tutmayıp, fiziksel dünyaya entegre ederek yeni pazar fırsatları yaratmayı hedeflemektedir.

5. Nvidia'nın önündeki potansiyel riskler nelerdir?

Nvidia'nın önündeki potansiyel riskler arasında jeopolitik gerilimler (özellikle ABD-Çin arasındaki teknoloji kısıtlamaları), küresel tedarik zinciri kırılganlıkları (TSMC'ye olan bağımlılık), YZ pazarındaki yoğun rekabet ve alternatif çip mimarilerinin veya hesaplama paradigmalarının ortaya çıkması bulunmaktadır. Bu riskler, şirketin gelecekteki gelirlerini, pazar payını ve üretim kapasitesini olumsuz etkileyebilir.



İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER YAZILAR
Yazar: Emin Zeybek | 22 Ekim 2025 | Teknolojiden
Apple Intelligence ve ChatGPT Ortaklığı: WWDC 202DC 2024, Apple Ekosistemini Yapay Zekayla Dönü...
Yazar: Emin Zeybek | 22 Ekim 2025 | Teknolojiden
OpenAI\'ın GPT-4o\'su: Yapay Zekanın Yeni Boyutlara Ulaşan Algı ve İletişim DevrimiGiriş: Yap...
Yazar: Emin Zeybek | 21 Ekim 2025 | Teknolojiden
Microsoft\'un Yeni Windows Recall Özelliği: PC\'nizin Her Anını Kaydeden Yapay ZekaTeknoloji dü...
Yazar: Emin Zeybek | 19 Ekim 2025 | Teknolojiden
Yapay Zeka Artık Sadece Öğrenmiyor, Gerçekten Anlıyor: Yeni Nesil Modellerde Derin Kavrama Güc...
Yazar: Emin Zeybek | 19 Ekim 2025 | Teknolojiden
Google\'dan Çığır Açan Hamle: Yapay Zeka Gerçek Dünyaya Adım AtıyorYapay zeka (YZ), son bir...
Yazar: Emin Zeybek | 18 Ekim 2025 | Teknolojiden
OpenAI\'ın Gerçek Zamanlı Multimodal Atılımı: GPT-4oYapay zeka teknolojileri, son yıllarda be...